Kalıcı Makyajın Sağlık Üzerindeki Tehlikeleri
Uzmanlara göre, kadınlar tarafından tercih edilen pratik kalıcı makyaj uygulamaları, birçok sağlık riskini beraberinde getiriyor. Deri altına enjekte edilen maddelerle yapılan bu uygulamaların dikkatlice yapılması gerektiğine dikkat çekiliyor. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Dermatoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Ayşenur Botsalı, kaş, dudak, kirpik çizgisi ve göz altına yapılan kalıcı uygulamaların, kişinin hayatını “güzellik adına mahvedebileceğini” vurguluyor. Botsalı ayrıca, “Dövme uygulamalarında olduğu gibi, kalıcı makyaj ürünlerinde genellikle kaynağı belirsiz boyaların kullanıldığını” belirterek, “Denetimsiz güzellik merkezlerinde yapılan işlemler ciddi riskler taşıyor” uyarısında bulunuyor. İsveç’teki Lund Üniversitesi’ndeki bir araştırmaya göre, dövme yaptıran bireylerin lenf kanserine yakalanma olasılığının yaptırmayanlara göre %21 daha yüksek olduğunu belirten Botsalı, “Benzer riskler kalıcı makyajda da mevcut. Hatta yazıcı tonerlerinin bile kullanılabildiğine dair raporlar var” şeklinde uyarıda bulunuyor.
Kalıcı Makyajın Kanser Riski
Avrupa Birliği 2022’de, mavi ve yeşil renkli mürekkeplerin dövme yapımında yasaklanmasına rağmen, bu renkler Türkiye dahil birçok ülkede hala kullanılıyor. Renkli mürekkeplerin daha fazla alerjik reaksiyona neden olabileceği için kısıtlamalar ve yasaklar getirilmiştir. Doç. Dr. Botsalı, “Kalıcı makyaj mürekkeplerinde renk pigmenlerini değiştiren ağır metaller veya kansere yol açabilecek maddeler olabilir” diyerek, kalıcı makyajın potansiyel kanser riskine dikkat çekiyor.
15-20 Yıl Sonra Artan Vakalar
Kalıcı makyaj ürünleri “kalıcı” olsa da, zamanla solabileceği ve bu nedenle tekrar işlem yapılması gerektiği belirtiliyor. Doç. Dr. Botsalı, “Çok genç yaşlardaki kişiler için bu risk daha büyük olabilir. Gerçek tablo ancak 15-20 yıl sonra ortaya çıkacak” diyerek, sağlık sorunlarının uzun vadede daha belirgin hale geleceği uyarısında bulunuyor.
Yanıklara Neden Olan Kalıcı Makyaj Uygulamaları
Rengin solması veya memnuniyetsizlik durumunda, kalıcı makyajın riskini artırabileceğini söyleyen Doç. Dr. Botsalı, uzman olmayan kişiler tarafından yapılan işlemlere karşı uyarıda bulunuyor. Botsalı, “Güzellik merkezlerinde cerrahi lazer uygulamaları ya da tehlikeli asit uygulamaları gibi işlemleri deneyimsiz kişiler gerçekleştiriyor. Sonrasında hastalar yanık sorunlarıyla bize geliyorlar. Bu şekilde yüzünde yanık izleriyle yaşamak zorunda kalan hastalarımız oldu” diyerek, kalıcı makyaj sonrası ciddi sağlık sorunlarına dikkat çekiyor.
Makyaj Yaşı 11’e Kadar İndi
Dermatoloji uzmanı Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ, makyajın yaşının artık ortaokul seviyesine kadar indiğini belirterek, genç yaşta makyaj ve serum kullanımı konusunda uyarılarda bulunuyor. Karadağ, “Çocuğun cildinde hiçbir sorun yokken şu anda çok moda olan serumları ve makyaj malzemelerini kullandığında cilt bariyerinin bozulduğunu” belirtiyor ve bu durumun cilt sorunlarına sebep olabileceğini açıklıyor. Ayrıca, “Makyaj malzemelerinin temizlenmemesi durumunda ciltte komedon olarak bilinen ağır aknelere yol açabilir. Hastalarımın yarısını kozmetik aknesi olarak adlandırdığımız gençler oluşturuyor” şeklinde ekliyor.
