AKP’nin Yeni Maden Yasası Tartışma Yarattı
Dünya İsrail-İran gerginliğine odaklanırken, AKP, halkı yerinden edecek nitelikte bir maden yasasıyla gündeme geldi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Alparslan Bayraktar’ın övgüyle bahsettiği değişiklikleri Meclis’e sundu. AKP milletvekillerinin hazırladığı torba teklifle birlikte Limak ve Cengiz gibi birçok şirketin maden faaliyetlerine daha fazla olanak tanınacak.
Yapılan düzenleme ile şirketlerin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu alma zorunluluğu kaldırılacak. Ayrıca, maden şirketleri ruhsat için başvurduklarında 4 ay içinde cevap alamazlarsa otomatik olarak ruhsatlandırılmış kabul edilecek. Ormanlık alanlarda maden arama izni için 36 aya kadar ücretsiz izin verilecek ve izin süresi 3 ayda sonuçlandırılacak. Limak ve IC Holding’in işlettiği termik santrallerin kömür ihtiyaçlarını karşılamak için zeytinliklerin tahribatına izin verilecek. Bölgedeki zeytinlik sahipleri kiracı yapılacak ve zeytinlikler yok edilecek.
Devlet Kültür Varlıklarını Koruma Altına Alacak
Maden sahalarında tarihi eserler bulunması durumunda, Kültür Bakanlığı’ndan onay alınacak ve bakanlığın onayı olmazsa saha kapatılacak. Ancak, Kültür Bakanlığı maden şirketine yatırılan bedel kadar tazminat ödemek zorunda kalacak. Ayrıca, arama faaliyetlerinde rezerv bulunamayan şirketlere arama ruhsat bedeli geri ödenecek. Altın ve diğer stratejik minerallerin aranmasını hızlandırmak için Cumhurbaşkanı’na acele kamulaştırma ve stoklama yetkisi verilecek.
Geçmişteki Tepkilere Rağmen Yasa Yürürlüğe Giriyor
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, AKP’nin yasa teklifini eleştirdi ve geçmişte zeytinlik alanlarının yok edilmesine yönelik girişimlerde bulunduklarını hatırlattı. Uzun, “Muğla Akbelen ve İkizköy gibi alanlarda madencilik faaliyetlerinin sürdürülmesini isteyen AKP, sadece kâr hırsına hizmet ediyor” dedi.
Cengiz Holding Boyabat’ı Tehlikeye Atıyor
Sinop’un Boyabat ilçesinde Cengiz Holding’in yapmayı planladığı maden projesine karşı çıkan köylüler, ÇED toplantısına izin vermedi. Boyabat Çevre Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hülya Çelik, projenin en az 20 köyü etkileyeceğini belirterek, su kaynaklarının tehlikeye gireceğini vurguladı. Çelik, “Gökırmak’tan su alacaklar ancak bu su bizim tarımımızı besliyor. Eğer suyu kullanırlarsa tarım yapamayız ve halkımızın geçim kaynağı olan pirinç üretimi durur. Göl kurarsa yeraltı sularına zarar verecekler ve içme suyumuzu yok edecekler. Bizi yok etmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.